Şarkikaraağaç Genel Bilgi
ULAŞIM
Ş.Karaağaç İlçesi güneyde Beyşehir; kuzeyde Yalvaç, Akşehir, Doğanhisar; batıda Gelendost ve Eğirdir; doğuda Hüyük; güneybatıda ise Y.Bademli ile çevrilidir. İlçe verimli bir ova üzerinde kurulmuştur. Beyşehir Gölü'nün bir bölümü ilçe sınırları içerisindedir. İlçenin iklimi; Akdeniz iklimi ile kara iklimi arasında ama kara iklimine yakın bir iklim yapısına sahiptir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve yağışlıdır. Yüzölçümü 1232 km² olup, İl merkezine 120 km uzaklıktadır.Konya ili ile komşudur. 2 Kasabası 26 Köyü vardır.
COĞRAFİ YAPI
Şarkikaraağaç ilçesi, güneyde Beyşehir, kuzeyde Yalvaç, Akşehir, Doğanhisar, batıda Gelendost ve Eğirdir, doğuda Hüyük, kuzeybatıda ise Yenişarbademli ile çevrilidir. Yüzölçümü 1232 kilometrekaredir.
İlçenin etrafında, kuzeydoğuda Sultan Dağları, batıda Anamas Dağları, güneyde orta Toroslar, Karadağ ve Kızıldağ bulunmaktadır. Şarkikaraağaç ilçesi verimli bir ova üzerine kurulmuştur. Çiçekpınar, Göksöğüt ve bazı köyler en verimli ovalara sahiptir. Belirli bir adla anılan ova yoktur.
Beyşehir Gölü'nün bir bölümü ilçe sınırları içerisindedir. Akdeniz iklimi ile kara iklimi arasında, kara iklimine daha yakın bir iklim yapısına sahiptir. Yazları sıcak ve kurak; kışları ise soğuk ve yağışlıdır.
TURİZM
İlçe merkezine 5 km. uzaklıkta Sedir ağaçları ile kaplı Kızıldağ Milli Parkı İle Fele Pınarı önemli turistik yerlerimizdir. İlçemiz hudutları içinde bulunan 20.02.1993 tarih ve 21502 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile Milli Park olan Kızıldağ Milli Parkı İç Anadolu Step ikliminde yetişen sedir ormanları ile kaplıdır. Kızıldağıın 4 km güneyinde Beyşehir Gölü mevcut olup beyşehir gölünden esen güney rüzgarları Bebik pınarı vadisi ve yeryutan mevkiinden geçerek Kızıldağ Milli Parkına ulaşmak sedir ormanları Kızıldağda açık havada dinlenme zevkinide artırmakta. Kızıldağ milli parkının havası astım hastalarına iyi gelmektedir. İlçemizde bulunan Kızıldağ Milli parkı yaz mevsimlerinde gerek ilçe halkı gerekse civar illerden gelen vatandaşlar tarafından büyüktalep görmektedir. Parkta bulunan 70 adet çadırlı kamp alanı 5 adet 100 metre kare bungalow(altı yataklı), 11 adet 40 metre karelik bungalow(4 yataklı) fırın, lokanta, çocuk oyun parkı ile, yatılı olarak ve günü birlik olarak hizmet vermektedir.
Milli parkta bulunan çadır kamp alanı ve bungalowlar mayıs, haziran, temmuz, ağustos ve kısmen eylül aylarında yüzde yüz doluluk oranıyla çalışmakta ve Şarkikaraağaç'a önemli bir ekonomik gelir sağlamaktadır.Ayrıca Turem(turizm eğitim) kompleksinin tamamlanması ile de kızıldağ milli parkı büyük bir ilgi görecektir.
ŞARKİKARAAĞAÇ TARİHİ
Anadolu tarihinin bir parçasıdır. Bu bölgede sırayla Etiler, Frigyalılar, İyonlar, Lidyalılar hüküm sürmüştür. Daha sonra İraniler, Makedonyalılar, Selefuküsler, Romalılar, Araplar, Selçuklular, Hamitoğulları ve Osmanlı Devleti bölgeye egemen olurken Şarkikaraağaç'a da egemen olmuşlardır. Şarkikaraağaç tarih boyunca Khillarnion, Pedion, Anabura, Neapolis, Asilkale, Karaağaç-ı Yalvaç ve Karaağaç-ı Şarki adlarıyla anılmıştır. İlçeye Karaağaç isminin verilmesiyse bölgeye ilk yerleşimin büyük bir karaağaçın çevresinde olmasıyladır. Başka yerlerede aynı isim verildiğinden, adların karışmaması için "Şarki" kelimesi eklenmiştir. karaağaç Bizansa bağlı iken Türk akınlarına maruz kalmıştır.Karaağaç ve havalisiSelçuklulardan Rükneddin Şahın oğlu III. Kılıçaslan'ın katlinden sonra 1264 yılında III.Gıyaseddin Keyhüsrev sultan olmuş 1281 e kadar sultanlığı sürdürmüştür. Bu senelerde Karaağaç'a şimdi "Camii Kebir" denilen "Ulu Camii" yaptırılmıştır. Caminin batı tarafındaki bir penceresinin üzerinde bulunan bir kitabede Selçukluların o zamanki durumları anlatılmaktadır. Bu bilgilere göre caminin yapıldığı yıllarda Selçuklu ülkesi Gıyaseddin Keyhüsrev ve Gıyaseddin Mes'ud arasında ikiye bölünmüştür. Şarkikaraağaç, Hamitoğulları beyliğinin İsauria kısmına düşmüştür. Hamitoğlulları ikiye ayrılınca Karaağaç, Dündarbeyoğulları bölgesinde kalmıştır. İlyasbey zamanında karaağaçı Karamanoğullarından Alaattin beyde işgal etmiştir. İlyas beyin oğlu Kemalmeddin Hüseyin beyde Karamanoğullarının tecavüzüne karşı 1380 senesinde Osmanlı padişahı Murat Hüdavendigar ile yaptığı anlaşma sonucu, 80.000 altın karşılığında; Isparta, Yalvaç, Akşehir, Beyşehir, Seydişehir, Karaağaç'ı Osmanlılara vermiştir. Böylece bölgede Osmanlı hakimiyeti başlamıştır. Osmanlı devleti zamanında karaağaç bir kültür merkezi haline gelmiş, üç adet medrese ve değerli hocalarıyla bilim, siyaset, sanat adamları yetiştirmiştir. Şarkikaraağaçın 13.yy da "saçıkara" isimli türk aşireti tarafından türklere mesken olduğu anlaşılmaktadır. Belde Osmanlıların eline geçtikten sonra, halkın isteği üzerine FATİH Sultan Mehmet Han'ın emri ile "Alcıklar Çeşmesi" yaptırılmış ve "Ulu Camii" tamir ettirilmiştir. Beldeye ismini veren "Ulu karaağaç" ın bugünkü belediye hamamı civarında olduğu bilinmektedir. Şarkikaraağaç, milli mücadeleye malıyla, canıyla kısaca herşeyiyle katılmıştır. Sivas kongresinden sonra alınan kararlar doğrultusunda, milli mücadelede önemli rol oynayan milli kuvetlerin ilk tesis edildiği yerlerden biriside karaağaçtır. Şarkikaraağaç, Yalvaç karaağacı Yalvaça bağlı iken nahiye idi 1863 yılında ilçe konumuna gelmiştir.